çöllerde uyanacağım rüyalarım için uyuyorum
dağlar ve denizlere inat ve bir de karanlıklara
bin yıllık hasretlerin diyarına özlemle
gül kokularının arasında sakin ve bereketli diyarların
sabahlarına
mürekkep kokan diclenin, kan akan fıratın
garipler diyarı bağdatın tükenmez çilelerine
beyrutun kaybolmaz buğusuna,
şamın kaybolmaz kokusuna
ve neşv-ü neva bulamayan fidanların diyarı kudüse
andolsun şiir değildir gözyaşlarım
korku değildir perdelerim ve yitik değildir
gönderilenler
boyası kan olsa da kalanlarımın, sızıdan değil bu
uçurumlar
yalnız ayrılık, yalnız karanlık ve yalnız masallar
ve bunca zaman; üstüne gafletin sindiği
uyanışlarım, çırpınışlarım
bir avuç arzu, ekmek ve kan
bu son uykumdur ve budur yadımda kalan?
Özgür Dikmen
0 yorum:
Yorum Gönder